Tedaviyle her 2 çiftten 1’i tüp bebek sahibi oluyor!

24 Ağustos 2013 Cumartesi
Dünyada her yıl yaklaşık 1 milyon 600 bin tüp bebek uygulaması yapılıyor ve bu uygulamalarla 400 binden fazla bebeğin dünyaya gelmesi sağlanıyor.
Günümüzde tüp bebek ve mikroenjeksiyon yöntemiyle doğmuş 5 milyondan fazla bebek bulunuyor. Yakın çevre ve eşlerin birbirine verdiği stresin gebe kalmayı zorlaştırdığı belirtiliyor.
Ülkemizde tüp bebek başarı oranları dünya ülkeleriyle yarışır düzeyde. Tüp bebek tedavisi; tüpleri tıkalı kadınlar, açıklanamayan infertilite, endometriozis ve diğer nedenlerle çocuk sahibi olamayan çiftlere uygulanıyor. “Mikroenjeksiyon” yöntemi de erkeklerin çocuk sahibi olmasına yardımcı olarak kullanılıyor. İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Faruk Buyru, “Tedavi gören çiftlerin yüzde 50 oranında gebelik şansı vardır” diye konuşuyor. Tedavi ve laboratuar tekniklerindeki gelişmeler ışığında kadınlardaki tüp ve erkeklerdeki spermle ilgili sorunlar büyük miktarde çözülüyor.
Yumurtası olmayan tüp bebek yapamaz
“Döllenme” sperm ile yumurtanın, rahim ve yumurtalıklar arasında yer alan tüplerde birleşmesi olarak tanımlanıyor. Tüp bebek uygulamasında kadından toplanan yumurtalar ile erkekten alınan spermlerin, laboratuar ortamında bir araya getirilerek vücut dışında döllenmesi sağlanıyor. Tüp bebek uygulamasının yapılabilmesi açısından sağlıklı ve kaliteli bir yumurta gerekiyor. Prof. Dr. Buyru, “Yumurtaları tükenmiş bir kadın, tüp bebek yöntemiyle bebek sahibi olamaz” diyor.
Normal yollardan gebe kalmak açısından milyonlarca sperm gerekirken, “mikroenjeksiyon” sayesinde birkaç sperm gebelik açısından gerekli oluyor. Tüp bebek yönteminde döllenme vücut dışında gerçekleştirildiği açısından kadının tüplerine ihtiyaç duyulmuyor. Gebeliğin yerleşerek bebeğin gelişmesi açısından sağlıklı bir rahim iç ortamının bulunması gerekiyor.
Tek embriyon ile çoğul gebelik önleniyor
Son yıllarda çoğul gebeliklerden kaçınmak açısından tek embriyon transferinin yapılması tercih ediliyor. Bu sayede üçüz gebelik oranının yüzde 3.7’den yüzde 0.7’ye düşürüldüğü belirtiliyor. Türkiye’de düşük ve erken doğum riski yüksek olan 35 yaş altı kadınlardaki çoğul gebelikleri önlemek adına tek embriyon transferi yapılabiliyor. Kalan embriyonların dondurularak daha sonra tekrar kullanılması da gerçekleştirilebiliyor. 2 seferden fazla başarısız deneme yaşamış olanlar ile 35 yaş üzerindeki kadınlara ise birden fazla embriyon transfer ediliyor.
Türkiye’de demikroenjeksiyon yaygın
Dünyadaki uygulamaların üçte ikisi klasik tüp bebek, üçte biri mikroenjeksiyon ile yapılırken, Türkiye’de daha çok mikroenjeksiyon yöntemi tercih ediliyor. İki yöntemde de kadına uygulanan tedavi aynıyken aradaki fark laboratuar işleminde oluyor. Klasik tüp bebek yönteminde laboratuvar ortamında her yumurtanın etrafına bırakılan 150-200 bin spermden birinin yumurtayı döllemesi beklenirken; mikroenjeksiyon yoluyla yumurta, embriyolog tarafından seçilen tek bir sperm ile dölleniyor. Mikroenjeksiyon yöntemi esas olarak erkek kısırlığının çözümü açısından geliştirilmesine rağmen, diğer infertilite nedenlerinde de sıklıkla kullanılıyor.
Tüp bebek yönteminin dünü bugünü
İlk tüp bebek uygulamalarında doğkırmızı olarak gelişen tek yumurta kullanılırken, daha sonra başarı şansını artırmak açısından yumurtalıkları uyarıcı ilaçların tedaviye eklenmesi gerçekleştiriliyor.
Önceleri çok yumurta geliştirmek amacıyla yüksek doz ilaç verilirken, bugün gerekli yumurta adetsına ulaşmak açısından daha düşük dozda ilaç kullanımı tercih ediliyor. Bu sayede hem tedavinin yan etkileri azaltılıyor hem de maliyet düşürülüyor. Ayrıca kısa süreli ve düşük doz ilaç tedavisiyle hastanın konforu da artırılıyor.
İlk tüp bebek uygulamalarında yumurtalar “laparoskopi” ameliyatıyla toplanıyorken, günümüzde “ultrasonografi’ kullanılıyor.
Yumurta toplandıktan 2-5 gün sonra, embriyonların gelişimi izlenerek bunların rahim içine yerleştirilmesi anestezi olmadan ağrısız biçimde yapılıyor.
İlk yıllarla karşılaştırıldığında ilaç ve tedavi maliyetlerinin önemli miktarde azaldığı görülüyor.
Doğru embriyonu seçerken
Transfer edilecek embriyon hücre adetsı
Hücrelerin birbirine eşit büyüklükte olması
Embriyondaki artıkların tespiti
Embriyonların 6 saat arayla fotoğrafını çekerek erken bölünen, uygun ve gebelik şansı yüksek embriyolnarı değerlendiren “embriyoskop” yöntemi
Doğru spermin seçimine yarayan özel mikroskoplar önem taşıyor.
Tedavinin detayları yakın çevreyle paylaşılmamalı
Çocuk sahibi olmak açısından tedaviye karar veren çiftlerin birden fazla merkez veya doktorun görüşünü alarak tedaviye başlaması öneriliyor. Prof. Dr. Buyru, “Tedavi yerinin seçiminde; merkezin başarı oranı ile deneyimi, çiftlerin doktorlarıyla kurdukları iletişim ve işlemin maliyeti göz önüne alınmalıdır” diyor. Ayrıca çiftlerin tedavi detaylarını çevreleriyle fazlaca paylaşmaları doğru bir hareket olarak görülmüyor. Buyru, “En deneyimli ve en başarılı merkezlerde bile gebelik oranlarının yüzde 50 oranında olduğu ve tedavi yapılan 2 çift arasından lakin 1’inin gebeliğe ulaşacağı unutulmamalıdır” diyor.
Kadının yaşı ile embriyon-yumurta kalitesi tedavi başarısını direkt etkileyen faktörler olsa da çok iyi embriyonların transfer edilmesine karşın gebe kalamayan çiftlerin de bulunduğu belirtiliyor.
Çevre baskısı gebe kalmayı zorlaştırıyor
Yıllarca gebe kalamadıktan sonra tedaviyle çocuk sahibi olmalarının ardından birkaç ay sonra tekrar doğkırmızı olarak gebe kalan birçok çift bulunuyor. Ayrıca defalarca başarısız tüp bebek denemesinden sonra tedaviyi bırakarak kendi kendine gebe kalan çiftlere de sıkça rastlanıyor. Prof. Buyru, “Bu, ‘Açıklanamayan infertilite’ olgularında görülen bir durumdur” diyor. Çevre baskısı veya eşlerin birbirleri üzerinde kurduğu stres, gebe kalmayı zorlaştırabiliyor. Böyle çiftlerin psikolojik destek alması öneriliyor.
Embriyon dondurmada yaş çok önemli
Yumurtalıkları aşırı uyarılan kadınlarda, karında sıvı birikmesi ve böbrek yetersizliği gibi risklerden kaçınmak açısından embriyon dondurma işlemi gerçekleştirilebiliyor. Dondurulmuş ve çözünmüş embriyon transferlerindeki başarı oranının yüzde 30 civarında olduğu belirtiliyor.
Prof. Dr. Buyru, “Dondurulmuş embriyonların çözülerek tekrar transferi yapıldığında taze embriyonlar kadar yüksek gebelik şansı vardır” diyor. Yapılan son çalışmalar, yumurtalıkları aşırı uyarılmış ve hormon düzeyleri beklenenden çok yükselmiş kadınlarda, embriyonların dondurulduktan sonraki aylarda çözülerek transfer edilmesi ile daha iyi gebelik oranlarına ulaşıldığını gösteriyor. Prof. Dr. Buyru, “Bu yöntemin başarılı olabilmesi açısından gerekli sayı ve kalitede yumurtaya gereksinim vardır. Bu, kadının yaşıyla direkt ilişkilidir” diyor.
Her isteyen yumurtasını donduramıyor
Ülkemizde yumurta dondurulmasına belirli koşullarda izin veriliyor. Kanser gibi bazı sağlık sorunları nedeniyle uygulanacak tedaviler sonucu kötü etki görebilecek kadınlara yumurta dondurma işlemi yapılabiliyor. Kişinin daha sonra çocuk sahibi olma düşüncesiyle yumurtalarını dondurmasına yasal olarak izin verilmiyor. Dondurulan yumurta ve embriyonların yasal olarak 5 yıllık bekleme süresi olsa da tıbbi açıdan bir son kullanma tarihi yok.
Tüp bebek özel bölüm açısından tıklayın !

0 yorum:

Yorum Gönder

 
 
 
 
Copyright © Diyetteyim Ben
Fazla kilolarınızdan kurtulmak için lida zayıflama hapı kullanın. kullanmaktır.
Fazla olan kiloları vermek yani zayıflama sağlığınıza yapabileceğinz en büyük yardımlardandır.
fx15 rephair formoline epila tüy dökücü indir diyet zayıflama